World of Warcraft oyununu sanırım bilmeyen yoktur. MMO türündeki bu PC oyunu, uzun yıllardır milyonlarca hayrana sahip olmuş ve tüm hikaye güncellemeleri ve görsel gelişimleri ile birlikte hayranları tarafından sevilerek oynanmaya devam edilen bir başyapıt. Şimdi bahsedeceğim kitap ise bu evrenin içinde geçiyor ve İkinci Savaş sonrasını anlatıyor. Öncelikle nasıl bir fantastik edebiyat ürünü olduğundan bahsedelim.
WoW dünyasında karakterlerin birçoğu için iyi veya kötü diyemeyiz. Kendi çıkarını en tepeye koyan ırkların, en tabi hakları olarak kendileri ve gelecekleri için mücadele ettiklerini görüyoruz. Dolayısıyla Ejderhanın Günü ve diğer kitapları için de size "iyiler" ve "kötüler" var demeyeceğim. Elbette ki salt kötüler var, ancak bu dünyada sadece kötülerin ve iyilerin karşılıklı savaşı yok, ittifaklar var. Orklar, ejderhalar, goblinler, troller, elfler vb. kendi üstünlükleri için sürekli bir savaş ve teyakkuz halindeler. Uyuyan kaybeder, desek yeridir. WoW için, eğer bahsettiğim salt kötüleri ve dünyanın dengesi için mücadele edenleri hesaba katarsak Epic Fantasy öğeleri muhakkak ki mevcut. Ancak kötü olmayanların (kendi çıkarlarını üstün tutan motivasyon), kötü olmayanlar ile savaşları ve mücadeleleri de olduğundan tamamen bir Epic Fantasy diyemeyiz. Kılıçlar, kalkanlar (ortaçağ öğeleri) ve büyüler de mevcut, dolayısıyla low fantasy var ve gri karakterlerin de mevcudiyetiyle grimdark öğelerinin de WoW evreninde bulunduğunu söyleyebiliriz. Yüzdeye vuracak olursak epic fantasy ve low fantasy öğeleri grimdark'a üstün gelecektir. Epic > Low > Grimdark üçlüsüne bu evrende aşağı yukarı bu şekilde tanık olacaksınız. Ben WoW dünyasını tek bir alt türe koyamıyorum. Ancak bazı internet sitelerinde Epic/High Fantasy olarak görebilirsiniz.
Gelelim elimizdeki Warcraft evrenine dair yegane eserlerden Ejderhanın Günü'nün konusuna. Kahramanımız kendisini ispat etmeye çalışan ve bunun için en ufak bir fırsatı değerlendirmeye çalışan Rhonin. Kendisi genç bir büyücü. Dalaran büyücüleri tarafından dışlanmış. Detaylara girmiyorum, bir şekilde fırsatını buluyor ve zorlu bir görevi yerine getirebilirse tekrar eskiden olduğu gibi Dalaran büyücülerinin arasına katılabileceği bilgisini alıyor.
Büyük savaşların ve kadim güçlerin merkezi Azeroth, yine kaynar kazan gibi kaynamakta. Rhonin, bir gözlem görevi için gidiyor. Ancak hiçbir şey beklendiği gibi olmaz, bilirsiniz. Ejderha Alexstrasza'nın da içinde bulunduğu bazı durumlar çözülmeli ve Dragonmaw klanı Khaz Modan'dan sürülmeli. Ork kontrolündeki bu çorak topraklarda genç büyücü neler yapabilecek, neleri yapamayacak, orasını size bırakıyorum. Bu arada, ork diyince aklınıza LOTR evrenindeki orklar gelmesin. Çok başka bir durum var. Buradaki orklar için de kötüdür, çirkindir, pistir demek doğru olmaz.
Artemis yayınevinden yıllar önce alıp okuduğum bir kitap olduğundan, şu an kitap sitelerinde bulabilir misiniz, bilmiyorum. Ancak Nadir Kitap'ta mevcut.
Üçüncü şahıs gözünden Rhonin karakterine ve macerasına odaklandığımız kitabın dili akıcı. Ancak özellikle tasvirler ve yer yer anlatımlar konusunda Tolkien gibi üstadları okumuş kişilere hafif kaçacaktır. Diablo, WoW gibi oyunların evrenlerini kurgulaştıran bir yazar olan Knaak, basit bağlantılı bir kurgudan daha fazlasını yazmış. Özellikle hayranların daha çok seveceği, ancak WoW evrenine aşina dahi olmayanların da okuyabileceği bir kitap da diyebiliriz.
Kitabın Goodreads'teki ortalama puanı; 3.81
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder